Din ve Sağlık Açısından Sigaranın Zararları
Yazar : Abdullah b. Abdulhamid el-Eseri
Çeviri: Mustafa Öztürk
Tanımlama
İslâmi Açıdan Sigaranın Haram Oluşu
Sigaranın Haram Oluşunun Kitap ve Sünnetten Delilleri
- 1
Din ve Sağlık Açısından Sigaranın Zararları
PDF 238.9 KB 2019-05-02
- 2
Din ve Sağlık Açısından Sigaranın Zararları
DOC 1.6 MB 2019-05-02
Ayrıntılı açıklama
Din ve Sağlık Açısından Sigaranın Zararları
] Türkçe – Turkish – تركي [
Abdullah Yolcu
Terceme : Dr. Mustafa Öztürk
Tetkik : www.guraba-der.com
2013 - 1434
التدخين بين الطب والدين
« باللغة التركية »
عبد الله بن عبد الحميد الأثري
ترجمة: مصطفى أُوزترك
مراجعة: موقع جمعية الغرباء الدعوية
2013 - 1434
Sigaranın Din ve Sağlık Açısından Hükmü
Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’adır. Salât ve selâm, peygamberlerin sonuncusu olan Allah Rasûlüne, âline, ashabına ve kıyamete kadar onun izinden gidenlere olsun.
Müslüman toplumlar maalesef birçok hastalığa yakalanmış ve kötü âdetler edinmişlerdir. Sahih İslâm akîdesinden uzaklaşmayla baş gösteren gevşeklik, haramların mubahlar gibi yayılmasında etkili olmuştur. Bunlardan biri, belki de en önemlisi genel olarak toplumu, özellikle de gençliği tehdit eden uyuşturucu, içki ve sigara bağımlılığıdır. Uluslararası Yahudi-Siyonizm ağı, inançtan yoksun bir toplum oluşturabilmek amacıyla eline geçirdiği medya, eğitim ve siyaset kurumlarını kullanarak Müslüman gençliğin yıkımı için büyük yatırımlar yapmaktadırlar.
“Onlar yeryüzünde bozgunculuğa koşarlar; Allah da bozguncuları sevmez.”(Mâide, 64)
Böylece Müslümanların herhangi bir konuda izzete ve üstünlüğe sahip olmalarını engellemeye çalışmaktadırlar. Ancak onlar hain emelleri yolunda sinsice uğraşırken Allah’ın da bir tuzağı olduğunu hesaba katmıyorlar elbette.
“...Onlar tuzak kurarlarken Allah da onlara tuzak kuruyordu. Çünkü Allah, tuzak kuranların en iyisidir.”(Enfâl, 30)
İşte bu çalışmamızda artık çığırından çıkan ve mubah (!) haline gelen sigaranın, dinî ve sıhhî açıdan mahzurlarına değineceğiz inşâallah. Ümidimiz, kardeşlerimizin bunu nasihat olarak kabul etmeleri ve önemsenmeyen bu illete karşı gerekeni yapmalarıdır. Şüphesiz başarı Allah’tandır.
Sigarayı Kısaca Tanıyalım:
Yaklaşık 1492 yılları civarında bazı denizcilerin Amerika’yı keşfetmeleriyle bulunan tütünün, İslâm topraklarındaki ilk varlığı da hicri onuncu asrın sonlarına doğrudur. Nitekim bunun ilk ithalcileri de Hıristiyanlar olmuştur.
üSigarada, en az 250’si kanser yapıcı olmak üzere yaklaşık 4.000 zehirli madde vardır: Karbon monoksit (egzoz gazı), Arsenik (fare zehiri), Hidrojen siyanür (gaz odaları zehiri), DDT (böcek öldürücü zehir), Metanol (füze yakıtı), Radon (radyasyon), Toluen (tiner), Kadmiyum (akü metali), Bütan (tüp gaz), Aseton (oje çözücü), Naftalin (güve kovucu), Amonyak (tuvalet temizleyici) vb. gibi…
Bilinen bir gerçektir ki koyun, keçi, inek, öküz, eşek, manda, tavşan gibi otobur hayvanlar, bu kadar zehiri içinde barındıran tütün yapraklarını yemez.
üBedene; kanser, ağız, dudak, dil ve bademcik hastalıkları, sindirim, solunum ve sinir sistemi rahatsızlıkları, kalp ve damar hastalıkları, idrar yolları ve tenasül sistemi üzerine olumsuz etkileri gibi birçok zararı vardır.
Değişik hastalıklara sebebiyet vermesinin yanında ekonomik zararları da çoktur. Yangınlara sebep olurken çevre kirliliğine ve ümmetin zararına olacak pek çok musibetedeyol açmaktadır.
Bir nefes sigara, yaklaşık 50.000 beyin hücresinin ölümüne neden olmaktadır.
Sigara sebebiyle tüm dünyada her yıl yaklaşık 5.000.000, Türkiye’de 100.000’den fazla insan hayatını kaybetmektedir.
SİGARANIN HARAM OLUŞUNUN KİTAP VE SÜNNET’TEN DELİLLERİ:
* Sigara, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemzamanında yoktu. Ancak, Kıyamete kadar her zamana ve mekâna hitap edecek olan İslam dininde birçok ayrıntıyı kapsayan genel kurallar vardır. Bu kurallar çerçevesinde dış müdahalelere karşı adeta bir kale konumunda olan büyük fıkıh âlimlerimiz, zamanla gündeme gelen ve gelişen olayları inceleyerek Müslümanları aydınlatmakta, böylece ümmetin felakete sürüklenmesine -Allah’ın izniyle- engel olmaktadır. İşte sigara için de geçerli olan bu genel kurallardır. Bir kısım delilleri zikrederek ulemânın, “sigaranın tahrimi/haramlığı” hususundaki kıymetli tespitlerine yer vereceğiz inşâ’allah.
Sigara’nın haramlığına delil olacak şekilde Allah’ın âyetleri ve Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in hadislerinde uyarı olabilecek noktaları, öncelikle sigara içenlere, sonra da tüm Müslümanlara iletiyoruz ki bu illetten bir an önce kurtulabilsinler!
1-“...(İşte o Peygamber, onlara) temiz (ve güzel) şeyleri helal, pis (ve zararlı) şeyleri haram kılar.” (A’raf, 157)
Akl-ı selim sahibi hiçbir insan, sigaranın “temiz ve güzel” şeyler kapsamına girip girmediğinde şüphe etmez. Sigaranın -ayetteki ifadeyle- “habis/pis” şeyler sınıfından olduğunda şüphe yoktur. Zira “habis/pis”in sözlük anlamının, “tad veya kokusunun tiksinti verdiği şey” anlamına geldiği bilinmektedir. Bu da sigaranın vasıflarındandır. Gerek ulemâ gerek tıp ehli, sigaranın “habis/pis” şeyler kapsamına girdiğinde görüş birliği içindedirler.
2- “(Malını) gereksiz yere saçıp savurma. Zira böylesine saçıp savuranlar, şeytanların dostlarındandır. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.” (İsrâ, 26-27)
3- “...fakat israf etmeyin: Çünkü Allah, israf edenleri sevmez.” (En’âm, 141)
4- “Allah’ın geçiminize dayanak kıldığı mallarınızı aklı ermezlere vermeyin...” (Nisa, 5)
Ayette zikri geçen “aklı ermezler” lafzı, “malında gereği gibi tasarrufta bulunamayanlar” için kullanılmıştır. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem de “Boş yere söz söylemek, (gereksiz) çok soru sormak ve malı zayi etmek size mekruh kılındı.”(Buhari, Müslim) buyurmuştur.Bir şeyin mekruh olması helalden çok, harama yakın olmasıdır.
5- Sigaranın, malın kaybolmasına sebep olduğu konusunda şüphe olmadığı gibi o, “O ne doyurup-semirtir ne açlıktan korur.” (Ğâşiye, 7)ayetindeki tabire de oldukça uygundur.
6- “...Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın...” (Bakara, 195)
Sigaranın kanser gibi öldürücü hastalıklara sebep olduğu tıbben ispatlanmıştır.
7- “...ve kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah sizi esirgeyecektir.” (Nisa, 29)
Bu ayetin tefsirinde İbn Kesir rahimehullah: “Allah’ın haramlarını işlemek ve O’nun günah saydığı şeyleri yapmak suretiyle kendinizi öldürmeyin.” demektedir.
Sigara bağımlısı bir şahıs, kendini yok edecek nedenlere sarılmakta ve nefsini birçok hastalığa hedef yapmaktadır. Âlimler; zehir, toprak, cam, taş ve benzeri maddelerin yenilmesinin haram olduğunu belirtmişlerdir. Çünkü bunlar sağlığa zarar vermektedir.
8-Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem,“Her kim zehir içip kendini öldürürse cehennem ateşinde ebediyen o zehri içecektir.” (Buhari, Müslim)buyurmuştur.
Sigara, yavaş gerçekleşen bir intihardır. Öldükten sonra, ölüm sebebinin sigara olduğu anlaşılan bir kimse intihar etmiş sayılır (Allah korusun). -İster doğru ister dolaylı yollardan, hızlı veya yavaş- kişinin, ölümüne sebep olması haramdır. Netice birdir; sigara bağımlısı birinin kendini ölüme sürüklediğinde de herhangi bir şüphe yoktur. Sigaranın, kişiyi ölüme götürmediğini farz etsek bile en azından onu, güç ve kuvvetten düşürecek derecede çeşitli yıpratıcı hastalıklara mübtela kılar!
9- “Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, tüm uyuşturucu ve gevşetici şeylerden nehyetti.”(Ahmed, Ebû Dâvûd)
Hadiste geçen “müfettir/gevşetici” lafzı, “vücutta gevşeme, uzuvlarda uyuşma oluşturan şey” anlamındadır. Tiryakilerin böylesine etkilenmemesi, asıl itibariyle haramlığına halel getirmez. Yani tiryakilerde gevşeme ve uyuşma olmaması sigaranın haramlığını engellemez. Ayrıca sigarayı, içkiye de kıyas eden âlimler olmuş, “Çoğu sarhoşluk veren şeyin azı da haramdır.” diyerek sigaranın haramlığına bunu da delil göstermişlerdir. İçkiye yeni başlayan birinin sarhoş olması için birkaç damla yeterken alkolik birinin bazen bir kadeh dolusu içkiden etkilenmediği görülmüştür. Sigara da aynı şekilde özellikle yeni başlayanlar, bir dönem ara verdikten sonra tekrar başlayanlar ve yemekten sonra içenler için sinirleri gevşetici, uyuşturucu bir özelliğe sahiptir.
10- “Dinde, zarar vermek de zarara zararla mukabele etmek de yoktur.” (Müslim)
Sigara, her yönden zararlıdır; hem içene hem de çevresindekilere zararı dokunur.
“...her ikisinin de (içki ve kumar) günahı faydasından daha büyüktür.” (Bakara, 219)
Sigaranın bazı faydalı yanları olduğunu farz etsek bile tahminî faydalar ile bil-fiil gerçekleşen zararları mukayese edip (karşılaştırıp) hangisinin daha ağır bastığına(!) bakmamız gerekir... Ancak hakka karşı gözlerini kapayan, hakkı aramayan ve nefsinin esiri olan bir kişi, sigaranın haramlığında şüphe eder. Ama önemli olan kişinin neye inandığı değil, gerçeğin ne olduğudur.
11-Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem;“Kim sarımsak veya soğan yerse bize ve mescidimize uzak durup evinde otursun.” (Müslim)buyurmuştur.
Sigara, tiksindirme ve rahatsız etmede soğan ve sarımsaktan daha kötüdür veya en azından onlardan geri kalır bir yanı yoktur diyebiliriz. Meselâ Cuma ve cemaat namazlarında güzel koku sürmenin sünnet olduğu ve sigaranın da bu sünnete aykırı olduğu bir gerçektir.
12- “İyi arkadaşla kötü arkadaşın misali, misk taşıyan biriyle kor üfleyen birine benzer.” (Buhari, Müslim)
Yani sigara içen kötü arkadaş sınıfına girer, çünkü sana ateş, duman ve zehir (?!) üflemektedir.
13- “Müslüman, Müslümanların elinden ve dilinden selamette olduğu kimsedir.” (Buhari) Acaba Müslümanlar sigara içen birinin zararından selamette olurlar mı?
14- “Allah’a ve ahiret gününe inanan biri komşusuna eziyet etmesin.” (Buhari)
Sigara bağımlısı, sigara içmekle eşine, evlatlarına, komşusuna kısaca tüm topluma eziyet etmektedir. Ayrıca sigara içen kişi eğer cami cemaatinden ise müslümanlara ve meleklere de eziyet vermektedir. İnsanlara verdikleri eziyetler nedeniyle sigara içenler, kul hakkına girmekte, apaçık günah işlemektedirler.
15- “Günahları açıkça işleyenler hariç bütün ümmetim affolunacaktır.” (Buhari, Müslim)
Buna göre sigara, bağışlanmayacak olan açık isyanlardan olur.
16- “Bir kavme benzeyen onlardandır.” (Ebû Dâvûd)
Sigara, sömürgecilerin geride bıraktığı alışkanlıklardandır. Bu anlamda sigara içmek ruhî bir çöküntünün ifadesi olup kâfirlere benzemenin bir göstergesidir. Zira bu illeti, İslâm topraklarına getirip özellikle gençler arasında yaygınlaştıranlar sömürgecilerden başkası değildir. Aynı zamanda sigara, ağız ve burunlarından duman çıkaran cehennem ehlinin durumunu da andırmaktadır.
17- “Kıyamet günü kişi, dört şeyden: Ömrünü nerelerde geçirdiğinden, vücudunu ne uğruna çürüttüğünden, malını neyde kazanıp nereye harcadığından ve ilmiyle amel edip etmediğinden sorulmadıkça yerinden kımıldamaz.” (Tirmizî)
Ömrünü sigara içmekle geçiren, haram olduğunu bildiği halde içmekte ısrar eden, malını yararsız yere harcayan, vücuduna zarar veren, malını sigara ticaretinden kazanan ve şeytanın pencerelerinden biri olan sigara sayesinde vücudunu dilediği gibi oynaması ve gezmesi için şeytana açan bir sigara bağımlısı acaba kıyamet günü ne cevap verebilir(!?)
Ey akl-ı selim Müslüman kardeşim!
*Sigara, kişiyi Allah’a zikir ve ibadet etmekten, özellikle de oruç ibadetinden alıkoyar. Oruç, sigara müptelâlarına oldukça ağır gelen bir ibadettir. Sigara müptelâsı olanlar mescidde îtikâfa girmekten, uzun uzadıya Kur’an okumaktan, zikir (Kur’ân) meclisleri ve derslerde bulunmaktan ve namaza erkenden hazır olmaktan hoşlanmazlar. Onların geneli cemaat namazlarına gelmez, geldiklerinde de sigarayı, (ancak) caminin kapısında kuvvetli bir nefes çektikten sonra atarak içeri girerler. Hâlbuki sünnetin gereği olarak bir cemaate girerken koku sürünmek gereklidir.
* Şeriatın temel kuralları, sigarayı haram kılmaktadır.
Binlerce hükmü kapsayan temel kurallara bazı örnekler verelim:
- Zarar vermek de, zarara zararla mukabele etmek de yoktur.
- Yararlı şeylerde asıl olan ibâha (mubahlık), zararlı şeylerde asıl olan da tahrimdir. (haramlıktır)
- Zararları bertaraf etmek, fayda ve kâr sağlamaktan daha önce gelir.
- Bir konuda haramla helal müsavi (eşit) olsa haram galip gelir.
- Seddü’z-zerâ’î (harama götüren araçları ortadan kaldırma) kaidesi.
- İslam, insan hayatının en önemli beş değerini korumayı öncelikli hedef olarak belirlemiş ve bunlara yönelik bütün tehdit ve tehlikeleri önlemek üzere hükümler koymuştur. Bu beş değer; can, din, mal, akıl ve nesildir.
Sigara; hastalıklara ve ölüme sebep olduğundan “can”ı koruma ilkesine aykırıdır. Sigaraya verilen para tamamen israf olduğundan “mal”ı koruma ilkesine aykırıdır. Sigara içen anne ve babaların, çocuklarına ciddî zararlar verdiğinden dolayı “neslin” korunması ilkesine aykırıdır. Sigaranın bütün bu zararlarına rağmen onu ısrarla içmek “aklın” korunması ilkesine aykırıdır. Dinin öncelikle korumayı hedeflediği değerleri göz ardı ettiğinden, “din”in korunması ilkesine de aykırıdır.
Yukarıda zikredilen hiçbir delilin (sigara için geçerli) olmadığını farz etsek bile sigaranın, en azından sakınmakla emrolunduğumuz şüpheli şeyler kapsamına girdiğini söyleyebiliriz. Buhârî ve Müslim’in tahric ettiği hadis-i şeriflerinde Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:“Helal de haram da açıktır. Bu ikisinin arasında insanların çoğunun bilmediği şüpheli, karışık şeyler vardır. Her kim bu şüpheli şeylerden sakınırsa muhakkak dinini ve ırzını korumuş olur. Ve her kim bu şüpheli alana düşerse harama girmiş olur...” buyurmuştur.
Bilmeliyiz ki helal, temiz ve yararlı olan şeyler; haram, pis/habis ve zararlı olan şeylerdir.
Bütün bu delilleri dikkate almayanlar, -nefsi hakkında- Allah’tan korkmalı ve er geç tevbe etmelidir. Şüphesiz Allah, tevbeleri kabul eden ve rahmeti çok olandır.
* Bilinmesi gereken bir başka husus da şudur: Sigara, ilk çıktığı zamanlar âlimlerin bir kısmı bunun mahiyetinden habersizdi ve uyuşturucu mu, gevşetici (rehavet verici) mi olduğunu, sağlığa zarar verip vermediğini kesin bilgilerle bilmiyorlardı. Bu nedenle sigaranın, haram veya tahrimen mekruh olduğu şeklinde âlimler arasında görüş ayrılıkları belirmişti. Bazıları, etkilenenlere haram, etkilenmeyenlere mubah olduğunu söylemişlerdi. Şurası şüphe götürmeyen bir husustur ki sigaranın mekruh olduğunu söyleyen eski âlimler -ki onlar azınlıktırlar-, sigaranın bugün ortaya çıkan gerçeğini bilselerdi, haramlığı konusunda asla tereddüt etmezlerdi. Zira onlar dinin genel prensiplerini ve şer’i kuralları gayet iyi biliyorlardı.
* Bunlardan sonra yine de sigaranın haramlığına kanaat getirmeyenlere şunları sormak gerekir: Sigara haram olmasa neden onu mescidlerde, mübarek mekanlarda içmez de her türlü dolabın dönmesine uygun yerlerde içerler?! Normal bir şeyse neden her yerde rahatlıkla (su içer gibi) içemezler?! Veya çocuklar içince kızar, büyükler içince susarlar. Güzel bir şeyse çocukların suçu ne ki onları mahrum ederler?! Acaba neden Allah’ın temiz nimetlerinde olduğu gibi sigaraya da besmeleyle başlayıp hamd ve şükürle bitirmezler?! Cenab-ı Hakkın bir nimeti müyesser kıldığında O’na şükürde bulundukları gibi ellerine bir sigara geçtiğinde de şükrediyorlar mı?!
İnsan, Allah’tan korkmalıdır. Çoğu kez bazılarının önünde sigara içmekten çekinir, ona bakarlarken sigara içmekten kaygı duyar da Allah’tan sakınmaz, hâyâetmez?!
“...Eğer (gerçek) mü’minler iseniz, bilin ki korkmanız gereken yalnızca Allah’tır.” (Tevbe,13)
Son olarak şunu da sorabiliriz: Acaba sigara, kişinin iyilikler ve kötülükler kefesinden hangisine konulacaktır?
Evet, bütün bunlar karşısında ne gibi bir sonuca varılır?
Müslüman, hesap günü gelmeden evvel kendini hesaba çekmeli, Allah’tan bunu terk etmek için yardım dilemelidir. Kim Allah için bir şeyi terk ederse Allah ona yardımını bağışlar, ona daha hayırlısını nasip eder. Sabretmelidir, şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir. Kim sabretmeye gayret ederse Allah da onu sabırlı kılar.
Sigara müptelâları (tiryakileri) şu duayı çokça okumaya gayret etmelidir:
“Allah’ım, bizi sigara belasından, cehennem azabından, eziyet ve helakten kurtar. Bedenimizi ve sıhhatimizi korumayı nasip eyle. Kalplerimizi ve ağızlarımızı temiz ve nezih kıl. Akıllarımıza ve anlayışımıza istikamet bağışla. Bizi en doğru olan ahlak ve âdetlere hidayet eyle. İmanı, güzel sözü, güzel kokuyu ve güzel ameli bize sevdir. Şüphesiz sen, işiten ve icabet edensin. (Âmin)”
Abdullah Yolcu
Müslüman Âlimler Birliği
Yüksek Konsey Üyesi ve
Türkiye Temsilcisi
Guraba Yayınları sahibi
Allah, her şeyin en doğrusunu bilendir. Ve başarı Allah’tandır.