Bilimsel kategoriler

معلومات المواد باللغة العربية

Fıkhî Mezhepler

Materya sayısı: 4

  • Türkçe

    MP3

    Konuşmacı : Ubeydullah Arslan Tetkik : Muhammed Şahin

    Mezhebe değil, sahih sünnete sarıl!

  • Türkçe

    PDF

    Benim sorum, hadislerle, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-’in sünneti ve mezheple ilgilidir. Yaşadığım ülke halkı, Şâfiî mezhebine uymaktadırlar.Bazı durumlarda Şâfiî mezhebinin görüşü, hadise ve sünnete tercih edilmektedir.Buna göre benim bu durumda Şâfiî mezhebine mi, yoksa sünnete mi uymam gerekir? Örneğin: Şâfiî mezhebinde erkeğin abdesti, kasten veya hata yoluyla kadına dokunmasıyla bozulur. Bu kadın, ister erkeğin mahremlerinden bir kadın olsun, isterse namahrem bir kadın olsun, fark etmiyor.Ben, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-’in, sabah namazlarını edâ ederken Âişe’nin -Allah ondan râzı olsun- ayaklarını (çekmesi için) hareket ettirdiğini okudum. Ülkemde insanlara, hac sırasında abdest niyetlerini, Şâfiî mezhebinden Hanbelî mezhebine çevirmeleri öğretilmekte ve bu insanlar, Hanbelî mezhebine mensup kimselerin abdest aldıkları gibi abdest almaktadırlar.Bunun arkasındaki sebep ise, yukarıdaki örnekte geçen sebebin bizzat kendisidir. Buna göre bu hareket doğru mudur? Yani hac sırasında bir mezhepten başka bir mezhebe geçmek, doğru mudur? Örneğin: Şâfiî mezhebine göre sabah namazının farzında Kunut duâsı okumak, müekked sünnet sayılır. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- sabah namazının farzını kılarken böyle bir şey yapmış mıdır? Sabah namazının farzında kunut duâsını okumayanın hükmü nedir?

  • Türkçe

    PDF

    Bu risâle, ictihad ve taklid konusunda yazılan en değerli kitaplardan birisidir.Kitabın yazılmasının sebebi; yazarın -Allah ona rahmet etsin-, kitabın önsözünde dediği gibi şöyledir: "Bana, Uzakdoğu ülkelerinden Japonya’nın Tokyo ve Osaka şehirlerinde oturan müslümanlar tarafından bir mektup gönderildi. Mektubun özeti şöyleydi: "İslâm nedir? Mezhep ne demektir? İslâm dîniyle şereflenen birisinin dört mezhepten birisine veya başka bir mezhebe girmesi, yani Mâlikî, Hanefî, Şâfiî veya Hanbelî olması gerekir mi, gerekmez mi? Çünkü burada büyük bir ihtilaf ve vahim bir münakaşa başladı.Japon fikir adamlarından birkaç aydın, İslâm dînine girmek ve îmânla müşerref olmak istediklerini Tokyo’daki müslüman cemiyetine bildirdiler.Hindistanlı müslüman bir grup: "Kendilerinin, ümmetin kandili olan Ebu Hanife’nin mezhebini seçmeleri", Endonezyalı bir grup ise; "Şâfiî mezhebini seçmeleri gerektiğini" söylediler. Japonlar, onların bu sözlerini işittiklerinde bu tutumlarına şaşırıp hayret ettiler.Mezhep meselesi onların müslüman olmalarının yolunu tıkadı." İşte bu risâle, bu konuya bir cevap niteliğindedir.

  • Türkçe

    PDF

Sayfa : 1 - den : 1